Sözlük » Metabolik sendrom

Metabolik sendrom

Sendrom X veya insülin direnci sendromu olarak da bilinen metabolik sendrom, başta kardiyovasküler hastalık ve tip 2 diyabet olmak üzere çeşitli kronik sağlık sorunları riskini önemli ölçüde artıran, birbiriyle ilişkili bir grup risk faktörüdür.

Metabolik sendromun kesin tanımı ve kriterleri farklı tıbbi kuruluşlar ve uzmanlar arasında biraz farklılık gösterebilir, ancak genellikle aşağıdaki bileşenleri içerir:

  • Abdominal obezite: Genellikle merkezi veya visseral obezite olarak adlandırılan bel çevresinde aşırı yağ birikimi, metabolik sendromun temel bir özelliğidir. Genellikle bel çevresi ile ölçülür ve farklı nüfus gruplarının kendi eşik değerleri vardır.
  • Yüksek kan basıncı (hipertansiyon): Hipertansiyon, 130 mmHg veya daha yüksek sistolik kan basıncı (üst sayı) ve/veya 85 mmHg veya daha yüksek diyastolik kan basıncı (alt sayı) olarak tanımlanır.
  • Yüksek kan şekeri (hiperglisemi): Açlık kan şekerinin 100 mg/dL veya üzerinde olması anlamına gelir. Bozulmuş glikoz toleransı veya insülin direnci olan bireyler de risk altında olabilir.
  • Yüksek trigliseritler: Kanda genellikle 150 mg/dL veya daha fazla trigliserit bulunması. Trigliseridler kanda bulunan bir yağ türüdür.
  • Düşük Yüksek Yoğunluklu Lipoprotein (HDL) Kolesterol: Genellikle “iyi” kolesterol olarak kabul edilen düşük HDL kolesterol, kolesterolü kan dolaşımından uzaklaştırma yeteneğinin bozulmasıyla ilişkilidir. Düşük HDL kolesterol için sınır değerler cinsiyete göre değişmekle birlikte genellikle erkekler için 40 mg/dL’den, kadınlar için 50 mg/dL’den azdır. Metabolik sendrom, bir kişi bu kriterlerden üç veya daha fazlasını karşıladığında teşhis edilir.

Metabolik sendrom, aşağıdakiler gibi ciddi sağlık sorunları riskini önemli ölçüde artırır:

  • Kardiyovasküler hastalık: Metabolik sendromlu kişilerde yüksek tansiyon, yüksek trigliserit ve abdominal obezite gibi faktörler nedeniyle kalp hastalığı, kalp krizi ve felç riski daha yüksektir.
  • Tip 2 diyabet: İnsülin direnci ve yüksek kan şekeri seviyeleri tip 2 diyabet gelişme riskini artırır.
  • Alkolik Olmayan Yağlı Karaciğer Hastalığı (NAFLD): Karaciğerde yağ birikmesi NAFLD’ye neden olabilir ve tedavi edilmezse daha ciddi karaciğer hastalığına ilerleyebilir.
  • Böbrek hastalığı: Metabolik sendrom böbrek hasarına neden olabilir ve kronik böbrek hastalığı riskini artırabilir.

Metabolik sendromun kesin nedenleri tam olarak anlaşılamamıştır, ancak genetik, hareketsiz bir yaşam tarzı, kötü beslenme (özellikle şeker ve sağlıksız yağ oranı yüksek) ve obezite gibi faktörler rol oynamaktadır. Metabolik sendromun büyük ölçüde önlenebilir ve düzenli egzersiz, dengeli beslenme, kilo yönetimi ve bazı durumlarda bireysel risk faktörlerini kontrol etmek için ilaç tedavisi gibi yaşam tarzı değişiklikleriyle yönetilebilir olduğunu unutmamak önemlidir.

Kaynaklar:

  1. Amerikan Kalp Derneği. “Metabolik Sendrom”. (https://www.heart.org/en/health-topics/metabolic-syndrome)
  2. Ulusal Diyabet ve Sindirim ve Böbrek Hastalıkları Enstitüsü. “Metabolik Sendrom”. (https://www.niddk.nih.gov/health-information/diabetes/overview/what-is-diabetes/metabolic-syndrome)
  3. Mayo Clinic. “Metabolik Sendrom”. (https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/metabolic-syndrome/symptoms-causes/syc-20351916)
  4. Dünya Sağlık Örgütü (WHO). Diyabet ve komplikasyonlarının tanımı, teşhisi ve sınıflandırılması. (https://apps.who.int/iris/bitstream/handle/10665/66040/WHO_NCD_NCS_99.2.pdf)